GÜNLÜK HAYATIMIZDA AY’IN TESİRİ
Hepimiz, pastırmanın hazırlanacağı pastırma yazının, kocakarı soğuklarının ya da kırlangıç fırtınasının tarihlerinin yazılı olduğu takvimleri okur, hatırlar ama bunların nereden geldiğini ve ne anlattığını bilmeyiz. Oysa dünyanın ve Anadolu’nun birçok yerinde bu bilgiler tabiatle yakından temas hâlinde olan çiftçiler tarafından halen kullanılmaktadır.
Ay, dünya çevresinde yaptığı yolculuğu sırasında bedenimizde, bitkilerde, hayvanlarda, toprakta, havada, suda bir çekim meydana getirmektedir. Buna göre de ay takviminde, bitkinin yaprağı, kökü, çiçeği veya meyvesi gibi bölümlerinden hangisinden faydalanacaksa ona uygun bir ekim dikim zamanı bulunur. Eski Anadolu insanı bunu tecrübe ile keşfetmiş ve üretimde yüksek verim almak için kullanmıştır.
Anadolu’da hasat işleri, ağaçların kesilmesi vb işlemler “ayın eskisi” olarak tabir edilen, ayın dolunaya doğru dönmeye başladığı devrelere denk getirilirdi.. Ağaçlardan gerek kavak olsun, gerekse meşe veya daha başka ağaç cinsinden olsun, kullanılacak ağaçların mutlaka ayın eskisinde kesilmesi gerekirdi. Herhangi bir iş için kullanılacak ağaçların kesim zamanı çok önemlidir köylüler için. Çünkü yeni ayda kesilen ağaçlara çabuk kurt girer ve yer bitirirdi. Evdeki ağaçlar fazla dayanamaz, zayıflayınca insanların üzerine yıkılırdı. Saban yapacağın ardıçtan, oku yine ayın yenisinde kesersen bu sefer seni tarlada üzerdi. Saçtığın tohumu toprağa işleyemezsin çünkü oku kurt yemiş, ortasından kırılmıştır. Onun için atalar derdi ki “bunda bir kurt yeniği var” Gizli yürüyen zararlı işler için işte böyle derlerdi.”
Derler ki: 'Ay'ın yenisinde (yeniayda) ekim, dikim yapılmaz, böceklenir, gelişmez. Bu zamanda kesilen salatalıktan, domatesten, sebzeden turşu, salça kurulmaz küflenir, erir gider. Ama hem tohumu doğru zamanda atılmış olacak, hem de turşunun salçanın yapılması' diye ifade ediyor.
Balıkçılara göre ay günde dört kere balıkların hareketlenmesine, oltaya gelmesine yardım eder. Ufka en yakın olduğu zaman, yani doğarken, batarken, en tepede ve en aşağıda olduğunda.
Çiftçiler; "Ay yatakta, çiftçi ayakta" derler. Denizciler de "Ay yatakta, kaptan ayakta" deyimini kullanırlar. “Eğer ayı ağzı yukarı bakar görürsem tedbirimi alırım; uçabilecek bir şey varsa kaldırırım, kırılgan bir bitkim varsa korumaya alırım.”
Yağmur, dolunaya yakın vakitte yağdığı zaman mantar az olur. Mantarlar ayın ilkay döneminde büyümeye başlar, dolunayda en büyük haline gelir.”
AY İLE INSAN VÜCUDU'NUN ALAKASI budur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yaptığınız için teşekkürler..