Bu yazımızda bilişim suçlarından en çok yapılan Sahtecilik türünü detaylıca anlatacağız. Bu yazıyı okuyarak bilişim Sahteciliğine karşı bilgili olup hackerlara dolandırılmaktan kurtulabilirsiniz.
Elektronik ağlar
vasıtasıyla işlenen diğer bir suç türü de sahteciliktir. Sahteciliği bir şeyin
kopyasını gerçekmiş gibi sunmak olarak tanımlayabiliriz. Bilgisayar
vasıtasıyla basılı materyallerin sahteciliğini yapmak daha kolay bir hâle
gelmiş ve buna ilaveten dijital belge ve bilgilerin sahteciliği konusu da
gündeme girmiştir. Bu kapsamda ilk akla gelen suç olan kimlik hırsızlığı,
başkasına ait kişisel verilerin ele geçirilmesi ve bu verilerin dolandırıcılık
veya aldatma amacıyla kullanılmasıdır. Amerikan Adalet
Bakanlığı verilerine göre 2005 yılında toplam 6.424.900 kişi kimlik hırsızlığı
mağduru olurken bu rakam 2010 yılında artarak 8.571.900’e yükselmiştir. Kimlik
hırsızlığı genellikle ekonomik kazanç için yapılmakla beraber, farklı hedefleri
de olabilmektedir. Mesela, kimlik bilgileri bir kişinin itibarını zedelemek
amacıyla (internetten pornografik materyaller sipariş etmek gibi işlemlerde)
kullanılabilir.
Kimlik
hırsızlığı gibi başkasına ait kişisel verileri elde etmek için kullanılan
metotların başında oltalama (phishing) olarak adlandırılan
yöntem gelmektedir. Dolandırıcılık yöntemlerinde olduğu gibi oltalama
yönteminin de pek çok çeşidi bulunmaktadır. Oltalama genellikle e-posta
aracılığıyla yapılmaktadır. Oltalama yapan kişiler Facebook gibi popüler
sitelerin, alışveriş sitelerinin veya finansal kurumlara ait internet
sitelerinin tıpatıp benzerlerini yaparak internet üzerinden yayımlar ve
rastgele gönderdikleri e-postalarda belirttikleri değişik mazeretlerle
mağdurları bu sahte web sitelerine yönlendirirler. Bu şekilde hazırlanmış sahte
sitelere giren mağdurlar burada kullanıcı adı, şifre gibi kişisel verilerini
girmek suretiyle sisteme giriş yapmaya çalışırlar ve böylelikle bu bilgileri
kötü niyetli kişilerin eline geçmiş olur. Oltalama suçlarının soruşturulması
bir kısım zorluklar içermektedir. Öncelikle kurbanlar kimlik hırsızlığı mağduru
olduklarını çok sonradan anlayabilmektedirler. Oltalama yapan kişiler ise
kimliklerini gizlemek amacıyla açtıkları sahte web sitelerini belli bir süre
sonra iptal etmekte veya başka bir sunucu üzerine taşımaktadırlar. Diğer yandan
bu şekilde hazırlanan sahte web siteleri genellikle başka ülkelerde bulunan
sunucular üzerinde bulunmakta ve hatta
çoğu zaman sunucunun sahibi de böyle bir sitenin varlığından haberdar
olmamaktadır. Özellikle bilişim hukuku gelişmemiş ülkelerde bu sitelerin
sahiplerini takip etmek çok kolay olamamaktadır.
Kimlik
hırsızlığı için kullanılan başka bir yöntem de malware olarak adlandırılan kötü amaçlı yazılımların
kullanılmasıdır. Bunlar genelde mağdurun haberi olmaksızın
bilgisayara yüklenen ve çalışan; mağdura ait kullanıcı adı, şifre, kart
numarası vb. kişisel verileri yahut mağdurun bilgisayarında bulunan belirli
dosyaları saldırgana ait bir adrese aktaran yazılımlardır. Bazı yazılımlar
kullanıcının ekranının belli aralıklarla resmini çekip bu resimleri de internet
üzerinden başkalarına aktarabilir. Bu tip zararlı yazılımlar e-posta ekinde
gelen eklentilerin açılması yoluyla hedef bilgisayara bulaşabildiği gibi,
internet tarayıcısıyla zararlı kod barındıran bir internet adresini ziyaret
etmek gibi basit bir yolla da bilgisayara bulaşabilir. Eğer yeni üretilmiş bir
kötü maksatlı yazılım ise antivirüs programlarınca tespit edilemeyeceğinden
antivirüs üreticileri bu yazılımı tanımlayana kadar mağdur bilgisayardan veri
çalmaya devam eder.
Hacking olarak adlandırılan, bilişim sistemlerine yetkisiz erişim sağlama, kimlik hırsızlığı amacıyla kullanılan diğer bir yöntemdir. Bilişim sistemlerine yetkisiz erişim sağlamaya yönelik birçok farklı metot bulunmaktadır. Bunların başında yazılımlarda bulunan açıkların kullanılması gelmektedir. Hacker olarak adlandırılan bilgisayar korsanları genellikle işletim sistemlerinde veya uygulama programlarında bulunan açıklardan istifade ederek sistemlere erişim sağlamaktadır. Sisteme girdikten sonra belli bilgileri çalabilir, sisteme istediği zaman kolayca erişebilmek için bir arka kapı (backdoor) oluşturabilir veya sisteme yerleştirdiği kötü maksatlı bir yazılım vasıtasıyla sistemde bulunan bilgilerin gizlice ağ üzerinden başka bir adrese transferini sağlayabilir.
Bu
sayılanların yanında, bilgisayar veya depolama cihazlarının çalınması veya
kaybedilmesi, hassas belgelerin çalınması, kaybedilmesi veya kazara çöpe
atılması neticesinde kötü niyetli kişilerce ele geçirilmesi gibi bilişim
konusunda teknik beceri gerektirmeyen yollarla da kimlik hırsızlığı gerçekleştirilmektedir.
ABD’de bulunan Identity Theft Resource Center verilerine göre 2012 yılının ilk
altı ayında gerçekleşen kimlik hırsızlıklarının %15’i basılı bilgilerin
çalınması veya kaybedilmesi yoluyla gerçekleşmiştir. Yine aynı rapora göre
kimlik hırsızlıklarının %30,5’i bilgisayar korsanlığı yoluyla , %7,5’i
taşınabilir cihazların çalınması veya kaybedilmesi sonucu gerçekleşmiştir.
Daha sonraki yazılarımızda siber suç türlerini ele almaya devam edeceğiz.. Takip edin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yaptığınız için teşekkürler..